Türkiye olarak zaten öteden beri "Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur" deriz. Bunun doğruluğuna da inananlardanım. Ülkemiz güçlü olmasın da bakın. Ne Irak ne Suriye, ne de İran bizizm gözümüzün yaşına bakmaz. Bir liderin ülkede hükümran olması, kendi deyimiyle "muktedir" olması, o ülkenin güçlü olduğu anlamına gelmiyor. Aksine güçsüzlüğünü fark edemeyen bir toplum haline geldiklerinden, kendini avutan bir ama dışarıya kapalı bir hale geliyorlar. Ancak uzaktan halimiz çok açık görünüyor. siyasiler çıkıp da ekranlarda ne kadar büyüdüğümüzden, ne kadar güçlendiğimizden bahsetse de buna çok fazla inanmıyorum.
2003 Mart ayında Başbakan Abdullah Gül'ün liderliğinde Meclis'e getirilen Tezkere, o zamanın vicdanlı milletvekilleri sayesinde Meclis'ten geçmedi. Amerika sırf bu yüzden Irak'taki müslümanları bombalarken sıkıntı yaşadı. Irak'taki bebekleri öldürürken bir kaç yüz askerini kaybetti.
Eğer 2003 yılında o tezkere geçseydi müslüman bebekleri daha rahat öldüreceklerdi. Irak'taki müslüman kadınlara daha kolay tecavüz edeceklerdi. Çünkü kanundan aldıkları güçle ülkemizi kendi ülkelerinden daha rahat kullanacaklardı. Ama insaflı vekiller sayesinde o zaman bunlar ülkemizin üzerinden gerçekleşmedi. En azından Meclis gücüyle gerçekleşmedi.
Meclis'te tezkerenin geçmemesine rağmen Bakanlar Kurulu özel bir izinle Amerika'ya İncirlik üzerinden Irak'ı bombalama yetkisi verdi. İşgal kuvvetlerinin katil makineleri 4990 sorti yaparak müslümanların üzerine bomba yağdırdı.
11 yıl sonra bu defa yine Ortadoğu'da Amerika'nın istekleri doğrultusunda şekillendirme faaliyetleri devam ediyor. "Irak'ı Saddam'dan kurtardık" dediler ve Irak hala kan gölü.
Hergün onlarca müslüman birbirini öldürüyor. Bunun evbali kimin? Sadece Amerika ya da müttefikleri mi? Türkiye'yi yönetenlerin hiç mi sorumlluğu yok?
İmtihan devam ediyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altındaki partiler ve mensupları büyük bir sınav veriyor. 2003 yılında geçmeyen o tezkerenin daha da beteri bugün Meclis'ten geçti.
Milliyetçi Hareket Partisi yöneticileri size de yazıklar olsun. Tezkerenin içeriğini hiç mi okumadınız? Bu maddelere nasıl milliyetçi olarak elleriniz kalktı? Ak Partili vekillere birşey demiyorum. Çünkü onları getiren güç, ellerini istediği zaman kaldırma gücüne de sahip. Vekillerin birçoğunun kendi kararı ya da ülke için vicdani kanaati yok. Güç ne derse, bir sonraki dönem yine aday gösterilebilmek adına, emirleri yerine getiriyorlar.
Irak ve Suriye tezkeresinin gerekçesi şöyle ifade ediliyor:
"Türkiye’nin Güney kara sınırları boyunca ulusal güvenliğe dönük risk ve tehditler son dönemde yaşanan gelişmeler neticesinde ciddi biçimde artmıştır.
Irak’ın Kuzey bölgesinde silahlı PKK terör unsurları varlığını sürdürmektedir, öte yandan Suriye ve Irak’ta diğer terör unsurlarının sayısı ve ortaya koydukları tehditte de önemli artış gözlenmektedir.
Nitekim bu nedenle, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 2170 ve 2178 (2014 yılı) sayılı kararlarıyla Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını teyit etmiş, bu ülkelerdeki terör faaliyetlerini kınamış, IŞİD ve benzeri terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı BM üyesi tüm ülkelere 1373 (2001 yılı) sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı ve uluslararası hukuk çerçevesindeki sorumluluklarına uygun şekilde gerekli tedbirleri alma çağrısında bulunmuştur"
Irak ve Suriye tezkeresinde neler var? İşte Irak ve Suriye tezkeresinintam metni:
"Türkiye’nin ulusal güvenliğine yönelik terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Irak ve Suriye’deki tüm terörist örgütlerden ülkemize yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı güvenliğinin idame ettirilmesini sağlamak, kriz süresince ve sonrasında hasıl olabilecek gelişmeler istikametinde Türkiye’nin yüksek menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümetçe takdir ve tayin olunacak şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara yönelik olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması, bu kuvvetlerin hükümetin belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için 4.10.2014 tarihinden itibaren bir yıl süreyle izin verilmesini Anayasanın 92. maddesi uyarınca arzederim. Başbakan Ahmet Davutoğlu."
Koyu renkli yerleri özellikle okuyun. Yine Haçlı Ordusu, yine karşılarında müslümanlar var. Bunu süslü cümlelerle saklama çabasına girmiş bir hükumet.
Allah mazlumun yardımcısı olsun.. Zalimin cezasını versin..
Ayhan Elbeyi / İzmir
