13 yıldır ülkeyi öyle ya da böyle yöneten bir iktidar var. Muhalefet partilerinin aciz olduğu, etkisiz olduğu yönünde eleştirilere birlikte geçen tam 12 yıl. Tüm kurumlar iktidar partisinden sorulurken, muhalefet partilerinin hiçbir önemi yok.
Vekilin elinden hiçbir şey gelmiyor. Muhalefet partisi vekillerinden Mahmut Tanal’dan söz ediyorum. Artık sesini duyurmak için, Meclis içinde olan kavgayı millete göstermek amacıyla cep telefonunu çıkarıyor ve kayıt yapıyor. “Niye çekiyorsun?” diye milletvekiline bile saldırıyorlar. Vekile bile saldırılıyorsa bu ülkede, vatandaş neyine güvenip de konuşsun? Konuşabilecek cesareti bulsa da, onu duyuran olmadıktan sonra boş..
Hangi partiye oy versem diye ben de soruyorum bu günlerde. Ak Parti’ye oy verdim daha önceki seçimlerde. MHP’ye de oy verdim. Ancak iki partiyi de artik beğenmiyorum. Ak Parti dini yozlaştırdı. Milleti birbirine düşürdü adeta. Alevi ile Sünni hiç bu kadar birbirine kin duymamıştı belki de. Kürt ile Türk arasında bir düşmanlık yoktu. Kürtler sanki PKK’lı algısı oluşturuldu. Bu çok tehlikeli algı maalesef ülkemizin ileriki dönemlerine çok kötü etkileyecek.
CHP’ye oy vermem. Çünkü CHP ile ideoloji olarak farklı kulvarlardayız. Dine ve dindara bakışlarını değiştirmeleri lazım. DSP öneminde Merve Kavakçı’ya yapılanlar belki de Ak Parti’yi bu kadar güçlü yaptı. Ben de şahsen o görüntüler sonrasında kararımı vermiştim. Rahmetli Ecevit’in “Çıkarın bu kadını” şeklindeki konuşması gözümün önünden gitmiyor.
Bu seçimlerde benim oyum Saadet Partisi’ne olacak. BBP de sevdiği bir parti aslında. “Barajı geçemez” düşüncesiyle oy vermiyordum. Artık bu ittifakın Meclis’e gireceği kanısındayım. 8 Haziran’da nasıl bir TBMM tablosu göreceğiz bilemem ama, ben kararımı şimdiden verdim. Sizler de hangi parti olursa olsun, gidin ve oyunuzu kullanın.
Ülkemiz için hayırlı bir seçim olmasını dilerim.
Firdevs Kınıksoy
