Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın diktatörleştiği eleştirilerine katılmıyordum yine de katılmıyorum. Ancak durum diktatörlükten biraz daha farklı noktalara doğru gidiyor.
Batı'da muhaliflere göz açtırmayan, "Taksim'e gelirseniz ölürsünüz!" anlamında bir uyarıda bulunan bir Başbakan varken, dünyayı bile elinin tersiyle iten, tersleyen, sanki dünyanın en büyük ekonomisine sahibiz gibi konuşan bir Başbakan var. Devletin de sorumluluğunun olduğu Gezi ölümlerinde, "Her ölenin ardından tören mi yapacaz" diyerek vurdumduymazlığı diline de vuran Erdoğan'ın acımasızlığı karşısında şahsen ben şaşkınlık yaşamaktayım. Başbakan ve ekibi Gezi eylemlerine, protestolarına, elinde sapanlarla dışarı çıkanlara ne kadar sertse, elinde keleşlerle polise saldıran, yollara barikat kurun, il ve ilçeleri kendi kontrolüne geçiren PKK'lı terörislere karşı o kadar şefkatli ki..
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gezi eylemlerinde suçu yabancı medya şirketlerine, CHP'ye ve Faiz lobisine yıkarken, 17 Aralık Operasyonuyla rüşvet ve yolsuzluğu ortaya çıkaranları da Paralel olarak niteledi ve onları düşman devletlerle birik olup ülkeyi ele geçirme arzusu içinde olan Fethullah Gülen'in organize ettiğini ve yönettiğini defalarca dile getirdi.
Tüm bunlar velev ki doğru. Gezi Parkı eylemlerinin arkasında BBC, MOSSAD, CNN, Faiz Lobisi ve ayrılıkçı terörist örgütler var.
17 Aralık Operasyonu'nu da Gülen kontrolünde, Amerika güdümünde olan Paralel Örgüt düzenledi ve Türkiye'deki meşru hükumeti yıkma faaliyetinde bulundu.
BİZ ŞUNU MERAK EDİYORUZ.
35 bin insanımızı da Geiziciler mi, Paralelciler mi öldürdü? Abdullah Öcalan denen caniye kral dairesi ayarlayıp, terör örgütünü yönetmesi için özel gemi seferlerini de, zikrettiğiniz bu örgütler mi düzenledi? Diyarbakır'da Bitlis'te yolları kesip de içeriye askeri sokmayan, bir bakıma PKK'nın kendi otokratik yapısını kurmalarına göz yuman da Geziciler ve Paralelciler mi?
Bunları da kabul ettik de.. PKK yolları kesip askerimize saldırırken de "Eyy BDP, Eyy HDP..." diyerek onlardan yardım uman ve bunu dillendiren siz değil misiniz Sayın Başbakan?
Dün yine Bitlis'te yollar kesilmiş. Yolu açtırmak için Türkiye Cumhuriyeti'nin valisi BDP'den "PKK'lılar yolları açsın lütfen" diye ricada bulunuyor. Bu Valiyi de konuşturan ya Gezicilerdir ya da Paralelcilerdir. Ülkede başka terörist mi var sanki? Barış dediğiniz süreçte bile 2500 vatandaşımızı dağa kaldıran, kaçıran PKK değil de Paralel Yapıydı elbet!
Barış Süreci hakkında Şrınak Valisi'nin Öcalan denen katili takdir etmesine ne demeli? Hangisini sayarsam sayayım, gözü olup görmeyenler, kulağı olup duymayanlar, dilleri olup da hakikati söylemeyenler olduktan sonra nafile.
Barış Sürecinin özeti şuymuş:
-Batıda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hükmü geçecek. Doğuda Öcalan'ın. Batı'da Erdoğan'a muhalif olanlar horlanacak, joplanacak, dövülecek ve öldürülecek.
-Doğuda PKK'ya BDP'ye ve Öcalan'a muhalif olanların çocukları kaçırılacak, tehdit edilecek, dövülecek, öldürülecek ve böylece sindirilecekler. İşin özeti bu.
Selçuk Ünal / Adana
