. Yazısında şu ifadelere yer veren Yanover: “ABD hâlâ hassas konuları Fidan’la paylaşıyor. Türkiye’nin ihaneti üzerine 10 iyi adamın ölümünü görünce çok üzüldüler ancak Türk yetkilileri protesto etmediler. Bir sabah otomobilinde özel bir sürpriz görmeyi hak eden biri varsa o Türk istihbarat şefi Fidan’dır.”
Fidan'nın Suriye’deki muhalifleri örgütlemekle, İsrail hesabına çalışan İranlıları İran’a ihbar etmekle suçlanması açıkca tehdit edilmesi eleştiri, uyarı falan olmadığını, belli çevreleri manipüle etme amacı taşıdığını görüyoruz...
Birkaç gün önce eski İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın Facebook sayfasına yazdığı “Erdoğan radikal bir İslamcıdır” cümlesinden anlaşılmaktadır ki İsrail Türkiye hükümetinden ve yönetimin getirdiği kadrolardan oldukça rahatsız...Amaç bunu Amerikan yönetimi ve Batı ülkelerine deklare edebilmek kafalarda soru işareti oluşturabilmek... AK Parti hükümeti ve Erdoğan’ın birlikte çalışılması mümkün olmayan, güvenilmez, radikal İslamcı olduğu algısını oluşturabilmek....
Aynı zamanda Hakan Fidan’ın,ülkeye ve Erdoğan’a ihanet etmediği için sistematik şekilde yürütülen karalama propagandalarıyla karşı karşıya kaldığını düşünüyorum.
Anlaşılacağı gibi Fidan aleyhinde çıkan ve Türkiye’nin Suriye politikasını belirlediği iddiasını içeren suçlamalar bunun göstergesi...
Fidan ve Erdoğan’ın niçin hedeflendiği sorusuna verilecek yanıt ise çözüm süreciyle yakından ilintili aslında... Çözüm süreci sadece bir iç mesele değil, çözüm süreci Türkiye’nin bölgesel bir hamlesidir. Tabiki ülkenin 10 yıldır attığı büyük adımların ve one minut olayının da etkisi vardır.. Bu noktadan bakınca Hedef haline getirilmek kaçınılmazdır...
Bu yazıların Türkiye’yi Suriye politikası konusunda sıkıştırmayı, İran’dan alınacak doğalgaz ve Çin’den alınacak savunma sistemleri için cezalandırmayı amaçladığını söyleyenler olsada anlaşılan o ki siyonist rejimin rahatsızlığı çok daha başka...
Hakan Fidan aleyhindeki söz konusu iddialara kamuoyu olarak çokta yabancı değiliz aslında...
Erdoğan gazetecileri tutuklattı, medyayı tehdit etti, kabaca bir şekilde gösterileri bastırdı, gibi karalama kampayalarında da hep gördük bunları..
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın dediği gibi; “Hakan Fidan’ın millet, milletin tam egemenliği, vatan, devlet, bayrak ve bağımsızlığımıza sadakati tamdır, tartışılamaz... Bazı güçlerin ona karşı çıkışlarının asıl sebebi, onun millî değerlere tartışmasız sadakatidir.”İşte bundan dolayıdır ki; İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak’ın Hakan Fidan’a atmaya kalkıştığı çamur daha önce nasıl tutmadıysa yine tutmayacaktır... ile karanlıklara değil millete hizmet etmeye başladığı günden beri hem İsrail'in hemde içerideki destekçilerinin hedefi oldu...
Bunu ilerde daha net bir şekilde hep birlikte göreceğiz inşallah...
Bir sabah uyandığımızda öldürdükleri Filistin'li çocukların ve mazlumların sayısı kadar; bombaların yağdığını görmeyi hak eden Bir ülke varsa o da İsrail'dir...
