Öyle garabet işlerimiz var ki. Bazan düşünüyorum ve şaşırıp kalıyorum.
Bugün Cuma idi. Her Müslüman gibi bugün Cuma namazı için camiye gittiğimde çok farklı bir şeyle karşılaştım. Bilirsiniz dini bilirkişi olarak aslında imamları, hocaları görürüz. Camide gördüğüm şey beni epey şaşırttı. Cami limasının üzerine bir yazı asılmış. Yazıda cemaate uyarı var. Ancak bunun cemaate uyarı olduğunu sadece Osmanlıca okuyabilenler anlayabiliyor. Diğer cemaat de o uyarıyı dua zannediyor ve “İmam efendiye bakın, ne güzel yapmış. Klimanın üstüne bile dua yazıp asmış” diyor. Ben de ilk başlarda dua zannetsem de sonradan okumayı başardım. Klimaya yapıştırılan A4 kağıdın üzerinde Osmanlıca olarak “Glimanın ayarlarıyla oynamayın” yazıyordu.
Namazda aklımdan çıkmayan bu olayı, namazdan sonra cemaatin dağılmasını fırsat bilere imam efendiye sormak istedim. Aldığım cevap beni bir o kadar daha şaşırttı. Ben en başta Osmanlıca olarak yazmasını “Herhalde tayin işi falan var, iktidara yaranmaya çalışmış” diye yorumlamıştım. İmam efendi “Lâ-Dînî harflerin ibadethanede olmasının sakıncalı” görüldüğü için Osmanlıca olarak uyardığını söylemesi ağzımı açık bırakmaya yetti. “Bre hocam” dedim. “Bu Osmanlıcayı kim okuyup da anlayacak?”. İmam gayet açık ve kendinden emin: “Allah’ın izniyle birkaç seneye kadar herkes anlar” diye cevap verdi.
İmamdan aldığım bu yanıt başımı döndermiş olacak ki, üst kubbenin altındaki Hat sanatıyla yazılmış yazılar dikkatimi çekti. Kubbenin tamamı Kur’an-ı Kerim’den ayetlerle doluydu. Ancak gelen cemaat için bu ayetler, hadisler hiçbir şey ifade etmiyordu. Bunu sadece okuyabilen değil, anlamını da verebilen anlıyordu. Yani namaz kılmaya gelen cemaatin neredeyse yüzde 99’u için oradaki yazılar süsten ve desenlerden ibaretti.
O kadar şatafata, desenlere yer vereceğimize keşke, herkesin anlayabileceği güzel bir Hadis-i Şerif’e yer versek. Örneğin Türkçe olarak mihrabın hemen üzerine “Allahü Teâlâ, günah işleyip pişman olanı, istiğfar etmeden önce affeder” hadisini yazsak ve her bakan okusa, her okuyan anlasa ne kadar muhteşem olurdu değil mi?