Fas’ın Marakeş kentinde düzenlenen 12-13 Ekim’deki G20 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı sona erdikten sonra yayımlanan sonuç bildirisi, bazı önemli konulara dikkat çekiyor.
Bildiride, İsrail-Filistin çatışmasına atıfta bulunulmaması, özellikle çarpıcı bir nokta olarak öne çıkıyor. Bildiride, “İnsanlığın yaşadığı büyük acıları ve dünya genelinde savaş ve çatışmaların olumsuz etkilerini derin bir endişeyle not ediyoruz.” ifadesi kullanıldı.
Rusya-Ukrayna savaşı hakkında ise görüş farklılıklarına işaret edilerek, Fas’ın batısında yaşanan yıkıcı doğal afetler ve Libya’da meydana gelen trajik can kaybı ve yıkım konusunda derin bir üzüntü ifadesi yer aldı. Ayrıca, Fas ve Libya halkıyla dayanışma içinde olunduğu belirtildi.
Bildiride, Türkiye ve Birleşmiş Milletler (BM) aracılığında yürütülen Karadeniz Tahıl Girişimi Anlaşması’nın çabaları takdir edilirken, anlaşmanın zamanında ve etkili bir şekilde uygulanması çağrısında bulunuldu.
Küresel ekonominin son dönemdeki şoklara karşı dayanıklılık gösterdiği vurgulanan bildiride, aynı zamanda ekonominin dengesiz ve giderek farklılaşan bir yapıya sahip olduğu kaydedildi. Bildiride, birçok ülkede manşet enflasyon oranlarının düştüğü, ancak risklerin devam ettiği ve çekirdek enflasyonun yüksek ve kalıcı olduğu belirtildi.
Bildiride, jeoekonomik gerilimler, aşırı hava olayları, doğal afetler ve küresel finansal koşullardaki sıkılaşma gibi riskler göz önüne alındığında risk dengesinin aşağı yönlü olduğuna dikkat çekildi. Bu zorlukların üstesinden gelmek için büyümeyi teşvik etmek, eşitsizlikleri azaltmak ve makroekonomik ve finansal istikrarı sürdürmek amacıyla iyi ayarlanmış para, maliye ve yapısal politikalara ihtiyaç olduğuna vurgu yapıldı.
Ayrıca, bildiride kripto varlıklarına ilişkin G20 Yol Haritası’nın kabul edildiği, bu yol haritasının makroekonomik ve finansal istikrara ilişkin ortak hedeflere ulaşmak ve kripto varlıklarına yönelik kapsamlı politika çerçevesini etkili, esnek ve koordineli bir şekilde uygulamak amacıyla gerekliliği üzerinde duruldu. Ayrıca, G20 Yol Haritası’nın hızlı ve koordineli bir şekilde uygulanması çağrısında bulunuldu.
Son olarak, bildiride 21’inci yüzyılın küresel zorluklarına çözüm bulmak amacıyla çok taraflı kalkınma bankalarını geliştirmeye ve güçlendirmeye yönelik çabaların devam edeceği, IMF ve Dünya Bankası’nın gelişmekte olan ülkelerdeki yurt içi kaynak seferberliğini artırmak amacıyla üstlendiği çalışmalar hakkında bir sonraki toplantıya kadar rapor verme talebinde bulunuldu. Bildiride, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki borç kırılganlıklarının etkili, kapsamlı ve sistematik bir şekilde ele alınmasının önemi de vurgulandı.